2 Haziran tarihinde gerçekleşen LGS sınavı sonrası sanki ebeveynlerin sınavı başladı gibi görünüyor. Şüphesiz, LGS hazırlık süreci her evde farklı dinamiklerle yaşandı. Bazı aileler bu süreci sadece bir geçiş süreci olarak bazı aileler ise kazanılması gereken bir yarış olarak görmeyi tercih etti. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu belirleyecek çok etken var ama bu yazıda bunun üzerine görüşlerimi yazmayacağım onun yerine bu bekleme süresini nasıl bir planlama ile geçirmemiz gerektiğinden bahsetmek istiyorum.
Evet kabul ediyorum 28 Haziran tarihine kadar heyecanlı biraz da stresli bir bekleme dönemine girdik. Bu dönemde çocuklarımızla sınavı konuşmamak ve zaten hareketli geçecek dönem öncesinde sakin kalmak önemli. Ancak arka planda bazı ön hazırlıkları yapmakta fayda olduğu düşüncesindeyim. Tercihlerimiz doğrultusunda okullarla ilgili bu zamana kadar yapamadıysak bilgi toplamaya çalışabiliriz. Sosyal medya üzerinden değerli eğitim yazarlarının okullarla ilgili bilgilendirmeleri ve canlı yayınlarını kaçırmayalım, kafamızda oluşan soruların cevaplarını bulmaya gayret gösterelim. Bilgi toplama dışında eğer yabancı özel okulları hedefliyorsanız bu okulların web sayfalarından ön kayıt döneminde gereken evrakları hazırlamak tamamlanması gereken bir adım olarak görülebilir.
Sonuçlar açıklanana kadar çocuklarımızı rahatlatmak onlarla farklı konularda sohbet etmek ve onların hayallerini dinlemek önemli. Özellikle sohbetlerinizde” başarı” ile ilgili verdiğiniz açık veya kapalı mesajların çocuklarımıza doğru şekilde ulaşıp ulaşmadığını düşünmemiz gerek. LGS sınavı ve sonucu “başarı “tanımını tek başına oluşturamaz, bunu hatırlayalım öncelikle. Ortaokulu bitirmiş ve liseye gitmeye hazırlanan bir öğrencinin geliştireceği daha birçok yetkinlik bulunmakta o nedenle peşin hükümlü davranmak ve verdiğiniz açık ve kapalı mesajlarla onların benlik algılarını olumsuz etkilemek çocuğunuza bu dönemde yapabileceğiniz en büyük haksızlık olabilir.
Sonuç olarak, bu sınav ve sonucu hiçbir şeyin sonu değildir, çocuklarımızın önlerinde uzanan ve onların gelişimlerine ortam sağlayarak sayısız fırsat sunacak uzun bir lise hayatı vardır. Önemli olan onların başarı algısını olumsuz şekilde değiştirmemek, arzu ettikleri okula puanları yetmediği için gidememeleri durumunda tercih edecekleri lisenin de onlara sayısız fırsatlar sunabileceğini doğru anlatmaktır.
Bu vesile ile sevgili öğrencilere güven dolu bir ortamda mutlu ve üretken bir lise hayatı dilerken tüm ebeveynlere bu süreçte sakin kalmalarını ve akılcı bir tutumla durumu değerlendirip doğru aksiyon almalarını öneririm.
Unutmayalım “Başarı bir yolculuktur, bir varış noktası değil.”