Koçun Bilinçli  Farkındalıkla Var Olma Hali

Bilinçli Farkındalık ya da sıkça duyduğumuz İngilizce haliyle Mindfulness, şimdiki zamanda , yargısızca, bir amaç için dikkatini vermeye yönelik farkındalık olarak tanımlanır. Bu tanımı yapan kişi  bu kavramı 1970 yılında  MBSR Mindfulness Based  Stress Reduction ya da Türkçe Bilinçli Farkındalık Temelli Stres Azaltma Programı olarak sistematize etmiş Tıp Profesörü ve araştırmacı  John Cabatt Zinn’dir.

Koçlar olarak koçluk yetkinliklerini saymamız istense hepimiz ICF tarafından belirlenen ve eğitim aldığımız süre boyuca sürekli pratikte içselleştirmeye çalıştığımız yetkinlikleri bir çırpıda sayarız ama bir sıralama yapın deseler şahsen benim aklıma önce “ Var olma “ gelir. Hatta bu var olma mevzusunu biraz daha ilerletip bilinçli farkındalıkla  var olmak derim.

Sahip olduğumuz tek şey şey şu an değil mi? Koçluk zaman içinde gerçekleşiyor olsa bile zamana bağlı değildir. Koçlukta içinde bulunduğumuz  zaman bir şimdiler serisidir aslında. Hepimizin hemen her cümlesini altını kalın kalın çizerek okuduğumuzu düşündüğüm “ Usta Koç” kitabında  Gregg Thompson’ın ifade ettiği gibi “ Orada bulunmak, koçun danışanına verdiği olağandışı bir hediyedir. Hiç bir şey söylenmeden, sorular sorulmadan, içgörüler sunulmadan ya da izlenecek yollar yaratılmadan önce koçun basitçe bütünüyle o anda ve ulaşılabilir olma eylemidir esas dönüştürücü olan.”

Evet, anda kalarak var olma yetkinliğine sahip olmak için  kilometre yapmaya çalıştığım dönemlerin başında  önce bunu  anlamaya çalıştığımı sonrasında danışanıma soracağım soruları düşünmekten andan çokdan çıkmış olduğumu ve  yolumu kaybetmiş olduğumu hissederdim. Bunu başardığımı hissettiğim an ise beni dönüştürdüğünü düşündüğüm, sadece tüm varlığımla orda olarak danışanla derin uyumlanmayı hissettiğim andı. Sanırım o zaman gerçek bir koç olma yolunda somut adımlar attığımı anlamaya başlamıştım.

Başka bir iletişim kitabında MCC  Dr. Umut Kısa var olma yetkinliğine 3 farklı açıdan bakmanın uygun olacağını söyler:

  1. Bu yetkinliğe sahip olmak için ne olması gerekir?
  2. Bu yetkinlik diğerlerine ne hissettirir?
  3. Bu yetkinliğin benim hayatımdaki sonuçları nelerdir?

Bu yetkinliğe sahip olmak hem mental hem de fiziksel olarak bir dönüşüm ve gayret içeren zorlu bir zaman süresini içerse de danışanınızın anlattıklarına duyacağınız merak, kendi gündeminiz olmaksızın danışanınızın yanında olmaya onun için var olmaya dair bir niyet ediş, size zaten bu yetkinliği getirecektir.

Danışanıyla onun gündeminin içinde, izole edilmiş bir birliktelikle var olan bir koçun varlığı ise danışan için bir hediye ve bir iyileşme aracıdır. Hatta bunu koçluk görüşmesinin de ötesine taşıyarak şu soruyu soruyorum..bizi yargısızca, tüm dikkatini vererek dinleyen biri ile karşılaştığımızda kapılarımızı sonuna kadar açmaz mıyız?

Var olma  yetkinliğinin hayatlarımızdaki sonuçları ise hem koç hem de danışan için bir ”tam olma” halidir. Danışanımızdan bugüne kadar kendini gerçek anlamda hiç dinlememiş olduğunu fark ettiğini duymamız bize süreç içinde var olduğumuzu hissettirir.” Wandering mind” dedikleri şu uçuşan zihin meselesini terbiye etmeye, uçuşan düşüncelerimizi ana getirmeyi öğreniriz, öğrendikçe de güçleniriz aslında.

John Kabat Zinn’e göre bir “başlangıç ruhu” vardır, hiç bir anı başka bir anıya benzemez. Hepsi eşsizdir ve eşsiz ihtimalleri içerir. Evet her başlangıç ruhu bizi daha derin bir merak duygusuyla keşfetmeye çağırır.

Var olma yetkinliklerimizle bir araya geldiğimiz her yeni danışan veya gerçekleştirdiğimiz her yeni görüşme, bize keşif arzusu ile bütünleşmiş  başlangıç ruhunu yeniden hissettirir. Bu da şüphesiz, var olma yetkinliğinin bize sunduğu en büyük hediye  değil midir?

Kelimeler ikincildir.. Bunlardan çok  daha önemli olan, sen dinlerken ortaya çıkan
bilinçli varlık alanıdır.
Eckhart Tolle

Share